NÜFUSUN GELİŞİMİ, DAĞILIŞI VE NİTELİKLERİ

NÜFUSUN GELİŞİMİ, DAĞILIŞI VE NİTELİKLERİ


Konular
*  NÜFUS VE NÜFUS SAYIMLARI
*  Nüfus Sayımları Neden Yapılır?
*  DÜNYA NÜFUSUNUN TARİHSEL ARTIŞ VE DEĞİŞİMİ
*  Dünya Nüfusu Sürekli Artacak mı?
*  DÜNYADA NÜFUSUN ALANSAL DAĞILIŞI
*  KIta Nüfusları Neden Farklıdır?
*  DÜNYADA NÜFUS ARTIŞI
*  NÜFUS PİRAMİTLERİ VE ÖZELLİKLERİ






Temel Kavramlar
*  Nüfus piramidi
*  Nüfus sayımı
*  Nüfus değişimi
*  Nüfus artışı
*  Nüfus patlaması
*  Nüfus yoğunluğu
*  Aktif nüfus
*  Bağımlı nüfus


Tarih boyunca çeşitli amaçlarla birçok nüfus sayımı yapılmıştır. Bu nüfus sayımlarının temel amaçları, askere alınacak ve vergi verecek kişi sayısını belirlemekti. Ancak dünyada nüfus sayımları tüm ülkelerde düzenli olarak yapılmadığından dünya nüfusu hakkında doğru bilgilere ulaşılamamıştır.
Modern nüfus sayımları, ilk defa ıskandinav ülkelerinde yapılmıştır. Osmanlı Devleti’nde ilk kapsamlı nüfus sayımı II. Mahmut döneminde 1831 yılında yapılmış olup asker ve vergi yükümlülerini belirlemeye yöneliktir.
Çin’de ilk modern nüfus sayımı 1953′te yapılmıştır. Bu sayımla birlikte Dünya nüfusunun beşte biri resmî kayıtlara geçmiştir. Çin’de ikinci nüfus sayımı ise 1982′de gerçekleştirilmiştir. Bu sayımda 1,2 milyar kişi sayılmış, sayım işleminde ise 15 milyon kişi görev almıştır. Bu bilgiler ışığında belli bir zamanda, bir ülke sınırları içinde kişilere yönelik yapılan demografik, ekonomik, sosyal verilerin toplanması ve bu verilerin değerlendirilmesi işlemi nüfus sayımı olarak isimlendirilir.


20.yüzyıl öncesi nüfus sayımlarının amaçları


* Asker sayısını belirlemek
* Vergi yükümlülerini belirlemek


Modern nüfüs sayımlarının amaçları


Okuma yazma bilmeyen nüfusun belirlenmesi
ve buna göre okuma yazma seferberliğine
başlanması


Nüfus Sayımları Neden Yapılır?


Bir ülkenin kalkınmasında alınan kararların amaçlanan hedeflere ulaşması için mevcut kaynakların bilinmesi gerekir. Bu kaynaklardan biri de insandır. Bir ülkedeki nüfusun miktarı, niteliği, ekonomik faaliyetlere göre dağılımı, yaş grubu ve cinsiyet yapısı gibi özelliklerin bilinmesi gerekir ki gerçekçi bir kalkınma planı yapılabilsin. Modern nüfus sayımlarının yapılmasının nedeni nüfusun niteliklerini tespit etmektir. Çünkü ülke kaynaklarının doğru kullanılmasında ve kalkınma önceliklerinin belirlenmesinde nüfusun niteliklerinin bilinmesi önemlidir.
Nüfus sayımlarının yapılmasında hedeflenen amaçlar şunlardır:
* Ülkenin nüfus miktarı
* Yaş grupları
* Kent ve kır nüfusu
* Nüfusun eğitim durumu
* Nüfusun mesleklere göre dağılımı
* Nüfusun cinsiyet durumu
* Nüfus hareketleri
Bir ülkedeki toplam insan sayısı kadar bu nüfusun ekonomik faaliyetlere gerek üretici gerekse tüketici olarak katılması da önemlidir. Nüfus bir ülke için hem önemli bir güç hem de kaynaktır. İnsan kaynağı doğru ve planlı olarak  ullanıldığı zaman ülkelerin kalkınması ve gelişmesi gerçekleşebilir.


DÜNYA NÜFUSUNUN TARİHSEL ARTIŞI VE DEĞİŞİMİ


Dünya Nüfusu Sürekli Artacak mı?


* Saniyede 2-3 kişi dünya nüfusuna katılıyor.


* Dakikada yaklaşık bir uçak (140 kişi) dolusu insan dünya nüfusuna katılıyor.


* Günde yaklaşık 200 bin kişilik bir stadın kapasitesi kadar insan dünya nüfusuna katılıyor.


* Her ay yaklaşık (6 milyon) kadar insan dünya nüfusuna katılıyor.


* Her yıl yaklaşık Türkiye nüfusu (73 milyon) kadar insan dünya nüfusuna katılıyor.


Dünya nüfusundaki ikinci sıçrama yaklaşık 10.000 yıl önce yaşanmıştır. İnsanların yerleşik hayata geçerek hayvanları evcilleştirmeleri ve tarımla uğraşmaları dünya nüfusunun (milat dolaylarında) 150-300 milyona yükselmesine neden olmuştur.


Milattan sonraki 1000 yıl boyunca da bu sayı yavaş yavaş 350 milyona yükselmiştir.


Dünya nüfusundaki üçüncü sıçrama Sanayi Devrimi ile gerçekleşti. Bu dönemde Avrupa’da yaşam düzeyi yükseldi. Tıp alanında ilerlemeler oldu. Beslenme ve sağlık koşulları düzeldi. İletişim ve taşımacılıkta önemli gelişmeler yaşandı. Bütün bu gelişmeler ölüm hızında düşüşü sağladı. (Ölüm hızındaki düşüşe karşın doğum hızında herhangi bir değişiklik olmayınca dünya nüfusu 1800’lerin ortasında 1 milyara ulaştı.)


Özellikle 1750-1850 yılları arasında gerçekleşen Sanayi Devrimi, nüfus artışı kadar nüfusun dağılışını ve demografik özeliklerini de değiştirdi. Sanayi Devrimi’yle birlikte en önemli nüfus artışı ve değişimi Avrupa Kıtası’nda yaşandı.


1950-2000 yılları arasında dünyada önemli bir nüfus artışı meydana gelmiş, âdeta nüfus patlaması yaşanmıştır.Fakat dünya nüfusu artmasına rağmen artış hızı, 1970 yılından günümüze kadar giderek azalmaya başlamıştır. Hızlı nüfus artışı, genellikle az gelişmiş veya gelişmekte olan ülkelerde gerçekleşmiştir. Gelişmiş ülkelerde nüfus artış hızı oldukça düşüktür. Bunun en önemli nedeni ekonomik kalkınmanın gerçekleştirilmesi, şehirleşme oranlarının yüksek olması, nüfus planlamasının yapılması ve kadınların çalışma hayatına girmesidir.


Sanayi Devrimi’nden bu güne dünya nüfusu 7,5 kat artarak 800 milyondan 6 milyara çıkmıştır. Birleşmiş Milletler  üfus Vakfı (UNEPA)na göre 2050’de dünya nüfusu 8,9 milyara ulaşacaktır. Nüfus artışı nereye kadar sürecek; dünya üfusu sürekli artacak mı, yoksa bu artış bir gün duracak mı? Hatta durduktan bir süre sonra azalmaya başlayacak mı? Bu konuda birçok ülkede yapılan araştırmaların uzlaştığı nokta, nüfus artışının 50-100 yıl kadar süreceği sonra  duracağı yolundadır.


Dünya nüfusunun 10-15 milyara ulaştığında sabitleneceği tahmin edilmektedir. 1950-2000 yılları arasında dünyada önemli bir nüfus artışı meydana gelmiş, âdeta nüfus patlaması yaşanmıştır. Fakat dünya  üfusu artmasına rağmen artış hızı, 1970 yılından günümüze kadar giderek azalmaya başlamıştır. Hızlı nüfus artışı, genellikle az gelişmiş veya gelişmekte olan ülkelerde gerçekleşmiştir. Gelişmiş ülkelerde nüfus artış hızı oldukça üşüktür. Bunun en önemli nedeni ekonomik kalkınmanın gerçekleştirilmesi, şehirleşme oranlarının yüksek olması,  üfus planlamasının yapılması ve kadınların çalışma hayatına girmesidir.


Sanayi Devrimi’nden bu güne dünya nüfusu 7,5 kat artarak 800 milyondan 6 milyara çıkmıştır. Birleşmiş Milletler  üfus Vakfı (UNEPA)na göre 2050’de dünya nüfusu 8,9 milyara ulaşacaktır.Nüfus artışı nereye kadar sürecek; dünya nüfusu sürekli artacak mı, yoksa bu artış bir gün duracak mı? Hatta durduktan bir süre sonra azalmaya başlayacak mı? Bu konuda birçok ülkede yapılan araştırmaların uzlaştığı nokta, nüfus artışının 50-100 yıl kadar süreceği sonra duracağı yolundadır. Dünya nüfusunun 10-15 milyara ulaştığında sabitleneceği tahmin edilmektedir.


DÜNYADA NÜFUSUN ALANSAL DAĞILIŞI


Dünya nüfusunda geçmişten bugüne kadar sürekli değişim yaşanmıştır. Bu değişimlerden biri de nüfusun alansal dağılışıdır. Dünya nüfusu yeryüzüne eşit ve dengeli dağılmamıştır, kıtalara ve ülkelere göre farklılık göstermiştır.
Kıta nüfusları, dünya nüfus artışına bağlı olarak geçmişten günümüze sürekli artmış ve değişmiştir. Ancak kıta nüfusları, tarihsel süreçte her zaman aynı oranda artış göstermemiştir.


Sıcaklık ve yağış fazladır. Sık ormanlar bulunur. Yaşam, iletişim ve ulaşım güçtür. Yerleşmeye uygun değildir. Bu nedenlerden dolayı seyrek nüfusludur.


Dünya nüfusu, son elli yılda gerek sayı gerekse alansal dağılış bakımından çok önemli değişimler göstermiştir.


Bu dönemde en fazla nüfus Asya ve Avrupa kıtalarında toplanmıştır. 1950-2000 yılları arasında tüm kıtalardaki
hızlı nüfus artışının temel nedeni, insanların yaşam düzeylerinin yükselmesidir.


Asya Kıtası’nın nüfusu son 50 yıl içinde iki katına çıkmıştır. Asya 3,8 milyar ile dünya nüfusunun % 50’sinden fazlasına sahiptir. Avrupa’daki nüfus artış hızı Asya’daki kadar değildir. Bunun nedeni doğum oranlarındaki hızlı azalmadır.


Afrika Kıtası’nda da hızlı bir nüfus artışı gerçekleşmiştir. Bu kıtadaki nüfus artışının nedeni yüksek doğum oranıdır. Afrika’nın nüfusu doğurganlığın yüksek olması nedeniyle 2000 yılında Avrupa nüfusunu geçmiştir.


Amerika Kıtası’ndaki nüfus artışının nedeni ise Güney Amerika ülkelerinde doğum oranının fazla olması ve kıta geneline yapılan göçlerdir.


DÜNYADA NÜFUS ARTIŞI


Dünya nüfusu sürekli bir hareketlilik ve değişim içindedir. Bu değişim; hem sayı ve artış hızı hemde alansal olarak  daima farklılık göstermektedir. Dünya nüfusundaki bu değişimin nedeni yaşam koşullarının sürekli olarak gelişmesidir.


Nüfus Nasıl Değişir ?


Doğumlar, ölümlerden fazla ise nüfus artar. Buna doğal artış denir.


Doğum ve ölüm oranları aynı ise nüfus artışı sabittir.


Ölümler, doğumlardan çok ise nüfus azalır.


Bilgi Notu


Dünya genelinde kadın başına düşen bebek sayısı giderek azalmaktadır. Dünyada kadın başınadüşen doğurganlık oranı 1995-2000 yılları arasında 2,8’dir. Doğurganlık oranı gelişmiş ülkelerde 1970’te 2,6 iken 1995-2000 yılları arasında 1,59’a düşmüştür.


Gelişmekte olan ülkelerde doğum oranlarında önemli bir düşüş görülmektedir. Örneğin, Meksika’da doğum oranı, 1970’te 6,7 iken 1995-2000 yılları arasında 2,5’e düşmüştür.


Günümüzde nüfusun en az artış gösterdiği ülkeler, gelişmiş ülkelerdir. Bu ülkelerde nüfus artış hızı % 0-1 arasındadır. Genç nüfusun çok az olduğu bu ülkelerde yaşlı nüfus önemli bir sorun oluşturmaktadır. Gelişmiş ülkelerde 65 yaş ve üzerindeki nüfus yaklaşık 150 milyon civarındadır. Bu miktar önümüzdeki dönemlerde giderek artacaktır. Gelecekte ortalama yaşam süresinin uzaması nedeniyle gelişmekte olan ülkelerde de yaşlılık sorunu ortaya çıkacaktır.


NÜFUS PİRAMİTLERİ VE ÖZELLİKLERİ


Herhangi bir yerin nüfus özelliklerini göstermede temel araçlardan biri de nüfusun yaş ve cinsiyet yapısını gösteren piramitlerdir. Ayrıca bir ülkenin veya bir bölgenin nüfus piramitlerine bakılarak o alandaki nüfus hareketleri, nüfus özellikleri, yaş grupları, cinsiyet durumu ve ekonomik alanın özellikleri hakkında bilgi sahibi olunabilir.


Ülkelerin nüfusları, nüfus özelliklerine ve piramidin şekline bağlı olarak; gelişen, durağan, gerileyen ve orta tip olmak üzere dörde ayrılmaktadır. Bu piramitler sayesinde zamana ve ülkelere göre nüfus hareketleri ve özelliklerinin değişimi gözlenebilmektedir.


Düzgün bir üçgene benzeyen bu piramit, yüksek doğum ve ölüm oranlarına sahip ülkelere aittir. Sanayi Devrimi öncesi toplumların çoğu bu piramit örneğini yaşamıştır. ıngiltere’nin 1881, Hindistan’ın ise 1961’deki piramitleri bu şekildedir. Günümüzde ise Bangladeş gibi yüksek doğum ve ölüm oranlarının yaşandığı ülkelerde görülmektedir.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder